Sunan gönül azizdir

Sevgili dostum Yusuf Söğütdelen Süleyman Hilmi Tunahan’ın üniversite öğrencilerine tavsiyelerini anlattı geçen gün. Sevdim. “Evladım, bu beş hususa riayet edersen, hem cemiyette itibarın hem de ahirette yerin iyi olur” diyor. O nasihatler, şu bulanık çağda dertlere derman olacak türden.

Allah yolunda ol, dosdoğru ol, verdiğin sözün eri ol... Evladım! Ağzın laf ediyorsa, dilinle doğru ol, sözünle doğru ol. Sana inanan kişilere karşı sözünden cayma. Eğer sözünü tutarsan ‘söz’ olur ve seni cennete götürür, tutmazsan ‘köz’ olur. Elinle doğru ol. Kolunu, muzırda değil; yardım işinde kullan. Tartıyla iş yapıyorsan terazinde, ölçüyle iş yapıyorsan metrende ve litrende doğru ol. Doğrunun doğruluğu bütün sülâlesine akseder, hepsini hayra götürür”

Makam ve mevki peşinde koşanlar için söylüyor şunları da:

İnsanları sev ve kimseyi kendinden alçak görme. Tevazu sahibi ol, zira en hâlis ziynet alçak gönüllülüktür. Mütevazı olan kimse, en güzel ziyneti takınmıştır. Kimseyi kendinden aşağı görme. Hayatta haset etmeden say, kıskanmadan sev. Bazı insanlar, başkasındakini istemez. Öyle olma. Gıpta et; fakat haset etme. Zira Allah’ın huzuruna fesatla çıkılmaz. Memur olduğun zaman sana gelen vatandaşlara sakın yüksekten bakma, yanına geleni ayakta bekletme. Yanında, daima bir sandalye bulundur ve oturtuver. Biraz dinlendirdikten sonra hâlini sor, işini hallet. Sakın ha, ‘bugün git yarın gel’ deme! İşini, o gün bitir. İnsanlar muhteliftir. Bazısı daha kabiliyetli, bazısı daha yakışıklıdır. ‘Ben niye onun yerinde olmayayım’ deme. ‘Allah bana bir verirse, arkadaşıma, komşuma iki versin’ diye düşün. Senden daha iyi hizmet edecek olan varsa, makamını ona ver. İşte vatanperverlik budur.”

Bir de şu tavsiyeleri:

“Çalışkan ol, üretici ol. Zira Peygamber Efendimiz ‘Çalışmak ibadettir’ buyuruyor. Evladım, alın teri olmadan hiçbir şeyin kıymeti bilinmez. Tarlanı ek, mahsulünü al, komşuna ver, ağaç dik. Sadaka-i cariye, iyi evlat yetiştirmek, ilmî eser bırakmak ve ağaç dikmektir ki, ağaç dikmek en efdaldir. Bunun için biz, heykel dikmeyeceğiz, yeşil ağaç, yeşil abide dikeceğiz. Canlı ağaçlar yetiştireceğiz”

Aydın görünen insanların milletine hizmet etmekten aciz olduğunu, gerçek aydının amacının hizmet olması gerektiğini anlatıyor bir de:

“Bildiğini öğret, temiz ol ve temizliğinle örnek ol. Münevver kişi, münevvir kişi demektir. Öyleleri var ki, üç fakülte bitirir de hasedinden, kıskançlığından (dolayı) hiçbir şey öğretmez. Gerçek münevver, bildiğini yapan ve öğreten kişidir. Temizlik ibadettir ve imanın yarısıdır. Eğer sokakta birisi hata yapmışsa (yola pislik atmışsa), sen onu ayağının ucu ile örtüver”

Bir de “gönül almayı nasip et Allah’ım” diyor:

Günde en az bir kişiye iyilik et, gönlünü al. Çünkü cennetin yolu, gönül almaktan geçer. Gönül almak, cennetin firdevs kapısını açmaktır. Bu beş maddenin en kolayı, fakat en ‘içten geleni’ de budur. Bir gönül kazanmak, kırk vakit namaza bedeldir. Bir gönül kırmak ise kırk vakit namazın sevabını kaybettirir. Ben sabahları kalkarken, ‘Ey Allah’ım, bana, bugün bir kişiye iyilik yapmak nasip eyle’ diye dua ederim. Evden çıktığında veya eve dönerken karşından gelen ilk kişiye selâm ver. Onun vermesini beklersen olmaz, evvela sen ver. Sunan gönül azizdir.”

YORUMLAR (2)
YORUM YAZ
UYARI: Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. (!) işaretine tıklayarak yorumla ilgili şikayetinizi editöre bildirebilirsiniz.
2 Yorum