Mondros’a rağmen mücadeleye devam etti

Mondros’a rağmen mücadeleye devam etti

BAE Dışişleri Bakanı Zayed’in, Fahreddin Paşa’yı ‘hırsız’ olarak niteleyen tweetine tarihçilerden de tepki yağdı. Paşa’nın Arap isyancıların tren yoluna sabotajlarına ve Mondros anlaşmasına rağmen Medine’yi savunmaya devam ettiğini belirten tarihçiler “En önemli düşüncesi Kutsal Emanetlerin İngilizlerin eline geçmesini önlemekti” diyor.

IŞIL ÇALIŞKAN

Birleşik Arap Emirlikleri Dışişleri Bakanı Abdullah Bin Zayed, Medine Müdafaası kahramanı olarak bilinen Osmanlı Paşası Fahreddin Türkkan’ı ‘hırsız’ olarak niteleyen bir tweeti paylaştı. Mesajda “1916 yılında Türk Fahri Paşa’nın Medinetü’l Münevvere halkının hakkına girdiğini ve onların mallarını çaldığını, onları kaçırdığını, Şam’dan İstanbul’a “Seferberlik” ilan ederek Medine’deki el yazması eserleri çaldığını biliyor muydunuz? İşte Erdoğan’ın dedelerinin Müslüman Araplarla ilişkisi buydu” ifadeleri yer aldı. Küstah paylaşıma başta Cumhurbaşkanı Erdoğan olmak üzere siyasilerden sert açıklamalar geldi. Skandal tweetteki iddiaya tarihçiler de sert tepki gösterdi. Tarihçiler ‘Çöl Kaplanı’ lakaplı Fahreddin Paşa’nın Hz Peygamber’in emanetlerinin koruyan kişi olarak Türk ve İslam tarihinde büyük önemi olduğuna dikkati çekti.

KUTSAL EMANETLERE SAHİP ÇIKTI

Tarihçi Vahdettin Engin: “Fahreddin Paşa Medine müdafaasını yapan Osmanlı paşasıdır. Fahreddin Türkkan, 1916 Haziranı’nda Medine Hicaz Bölgesi’nin komutanı. Şerif Hüseyin isyan edince bu bölgeyi isyancılara ve İngilizlere karşı savunuyor. 30 Ekim 1918’de Mondoros Mütarekesi imzalandıktan sonra mütareke gereği Osmanlı ordularının terhis edilmesi gerekiyordu. Komutanların da İngiliz Kuvvetleri’ne teslim olmaları istendi. İstanbul Hükümeti’nden gelen ‘teslim ol’ tebligatına rağmen teslim olmadı ve Medine’yi savunmaya devam etti. Bu 9-10 Ocak’a kadar devam etti. Fahreddin Paşa “Ben Peygamber’in ruhaniyetine sığınarak burayı düşmanlara teslim etmeyeceğim” demiştir. Mütareke sonrasında uzun bir savunma süreci oldu. Dayanma gücü kalmayınca Ocak ayının ortalarına doğru teslim oldu. Bu süreçte önemli bir şey yaptı. Medine’ye Yavuz Sultan Selim tarafından getirilen kutsal emanetlerin İngilizler’in eline geçeceğini düşünüyor. Çok zor şartlar altında bu kutsal emanetlerin İstanbul’a gelmesini sağladı. Hicaz Demir Yolu’nu İsyancı Araplar çok ciddi tahrip uyguluyordu. -Lawrence’ın da yönlendirmeleriyle- Buna rağmen aktarmalar yapılarak o kutsal emanetleri İngilizlerin ele geçirmesini önledi.”

O ZAMAN DA OSMANLI’YA DÜŞMANLARDI

Tarihçi Yusuf Halaçoğlu: “Fahreddin Paşa Medine’yi sonuna kadar savunan bir komutan. Bunlar zaten o zaman Osmanlı’ya karşı çıkmışladı. Suud El Faysal o zamanki Osmanlı’nın baş düşmanıydı ve Osmanlı’yla çatışma halindeydiler. İngilizlerle işbiriği yapmışlardı yine yapıyorlar. Vehabilikle Osmanlı hep mücaadele etmiştir. Dolayısıyla Mekke’yi savunan Suudiler, Araplar değildi, Fahreddin Paşa’ydı. Ve Osmanlı Devleti ilk demir yolunu da Hicaz’a yapmıştır. Her yıl sürre adı altında onlara para gönderen ve Kabe’nin örtüsünü yapan Osmanlı Devleti’ydi, Türklerdi.” 

MbS'NİN YAKIN DOSTU ZAYED ORTADOĞU'YU DİZAYN EDİYOR

Fahreddin Paşa’ya yönelik skandal paylaşımıyla tepki çeken BAE Dışişleri Bakanı Abdullah bin Zayed el Nahyan’ın ismi, bölgede son dönemde yaşanan pek çok kritik gelişmede de ön plana çıkıyor. Suudi Arabistan Veliaht Prensi Muhammed bin Selman’la yakın ilişkilere sahip olduğu bilinen BAE Veliaht Prensi Muhammed bin Zayed ile MbS, Ortadoğu’da son dönemde krize neden olan belli başlı olayların da arkasında yer alıyor.

KATAR'A SİBER SALDIRI

Suudi Arabistan ve BAE’nin dahil olduğu bazı Arap ülkeleri, geçen haziran ayından bu yana Katar’a ambargo uyguluyor. Bu ambargonun işaret fişeği ise Katar merkezli yayın kuruluşu El Cezire ve ülkenin resmi haber ajansına düzenlenen siber saldırıyla başlamıştı. ‘Hack’lenen kuruluşlara, Katar Emiri Sani’nin ağzından ABD karşıtı sözler konulmuştu. Bu saldırının arkasındaki isim olarak Prens Zayed gösterilmişti. BAE’nin ABD Büyükelçisi Yusuf Utayba’nın sızan e-postalarında, Abu Dabi yönetiminin Katar’a karşı ‘mali savaş’ planı yaptığı da ortaya çıkmıştı.

TALİBAN'A OFİS TALEBİ

Yusuf Utayba’nın sızan e-postalarında ifşa olan bir başka konu ise BAE’nin Taliban ofisi açmak için ABD nezdinde girişimde bulunmasıydı. 2013 yılında Washington’ın da teşvkiyle Afganistan’daki barış görüşmeleri için Taliban örgütü Doha’da bir ofis açmıştı. Utayba’nın e-postalarında, BAE yönetiminin bu ofisin Abu Dabi’de açılması için girişimde bulunduğu ortaya çıkmıştı. Ancak isteği gerçekleşmeyen Zayed’in oldukça öfkelendiği de sızan kayıtlar arasındaydı.

YEMEN'DE SİVİL KATLİAMI

Utayba’nın sızan e-postalarında gündeme gelen bir başka konu ise Yemen. Suudi Arabistan öncülüğündeki, BAE’nin de dahil olduğu koalisyonun hava saldırıları ve ablukası, Yemen savaşında birçok sivilin ölümüne sebep oldu. Utayba’nın Eylül 2015’te yazdığı ve Dışişleri Bakanı Abdullah bin Zayed ile Veliaht Prens Muhammed bin Zayed’e gönderdiği e-postada, Yemen’deki sivil ölümlerinin arttığı ve bunun BAE’yi zor duruma soktuğu belirtiliyor.

İlgili Haberler
Öne Çıkanlar
YORUMLAR
YORUM YAZ
UYARI: Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. (!) işaretine tıklayarak yorumla ilgili şikayetinizi editöre bildirebilirsiniz.
Diğer Haberler
Son Dakika Haberleri
KARAR.COM’DAN