İsrail Başbakanı Netanyahu'nun işgal altındaki Filistin toprakları ve Gazze'ye yönelik ilhak çıkışına Türkiye'den üst üste tepkiler geldi. Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu "Netanyahu'nun seçimler öncesinde yine oy kaygısıyla yaptığı sorumsuzca açıklamalar bu gerçeği hiçbir şekilde değiştiremeyecektir" dedi. Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın ise "Batılı demokrasiler tepki mi gösterecek yoksa hafifletmeye devam mı edecek? Yazıklar olsun" diye konuştu. AK Parti Sözcüsü Çelik ise "Dur demenin vakti geldi" açıklaması yaptı.
İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu'nun skandal sözlerine Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu'ndan da tepki geldi. Çavuşoğlu "Batı Şeria uluslararası hukukun hilafına İsrail işgali altında bulunan Filistin toprağıdır. Netanyahu'nun seçimler öncesinde yine oy kaygısıyla yaptığı sorumsuzca açıklamalar bu gerçeği hiçbir şekilde değiştiremeyecektir" dedi.
Twitter hesabından açıklama yapan Çavuşoğlu şunları kaydetti:
"Batı Şeria uluslararası hukukun hilafına İsrail işgali altında bulunan Filistin toprağıdır. Netanyahu'nun seçimler öncesinde yine oy kaygısıyla yaptığı sorumsuzca açıklamalar bu gerçeği hiçbir şekilde değiştiremeyecektir."
YAZIKLAR OLSUN
Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın da Netanyahu'nun ilhak açıklamasına tepki gösterdi. Kalın "Netanyahu'nun açıklamaları, işgali meşrulaştırmanın ve iki devletli çözümü baltalamanın bir örneği. Netanyahu eğer yeniden seçilirse demokrasi zaferi mi yoksa işgalciliğin mi sembolü olacak? Batılı demokrasiler tepki mi gösterecek yoksa hafifletmeye devam mı edecek? Yazıklar olsun" dedi.
Cumhurbaşkanlığı Yardımcısı Fuat Oktay ise başta Filistin meselesi olmak üzere masa başında oldu bittilere musamaha göstermeyeceklerini söyledi.
DUR DEMENİN VAKTİ GELDİ
AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik ise "Uluslararası toplumun, Netanyahu çılgınlığına bir dur deme vakti gelmiştir ve geçmektedir. Netanyahu’nun tutumu, 'uluslararası arası toplum'un tanımını oluşturan tüm değerlere karşı açık bir saldırıdır" dedi.
Twitter hesabından açıklama yapan Çelik, şunları söyledi:
"ABD Başkanı Donald Trump'ın Kudüs ve Golan kararlarından cesaret ve yüz bulan İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, Ortadoğu'da barış ve istikrarı pervasızca tehlikeye atmayı sürdürmekte ve provokasyonlar yapmaya devam etmektedir. Netanyahu, son olarak seçimleri kazanması halinde Batı Şeria'da bulunan yerleşimleri ilhak edeceğini ilan etmiştir. Bu beyan, açıkça BM Güvenlik Konseyi kararlarını ve uluslararası hukuku hiçe saymaktadır. Hukuku çiğneme aşamasından tamamen yoketme aşamasına geçmeye çalışıyor.
Uluslararası toplumun, Netanyahu çılgınlığına bir dur deme vakti gelmiştir ve geçmektedir. Netanyahu’nun tutumu, “uluslararası arası toplum”un tanımını oluşturan tüm değerlere karşı açık bir saldırıdır.
"NETANYAHU'YU KUŞATAN NEFRET DİLİNİ HERKES KINAMALI"
Netanyahu’yu kuşatan bu nefret dilini herkes kınamalıdır. Netanyahu, uluslararası topluma ve hukuka açıkça saldırıyor. Saldırmadığı değer ve hukuk ilkesi kalmadı. Uluslarası toplum kendi değerlerini, Netanyahu’nun saldırganlığına karşı güçlü bir şekilde korumalıdır.
İşgalciliği teşvik edenler bunun sonuçlarını iyi düşünmelidir. Ortadoğu başta olmak üzere, tüm dünyanın tam bir kaosa sürüklenmesidir bunun sonu. Netenyahu’nun temsil ettiği işgalcilik uluslararası hukuk ve güvenlik için en temel tehdittir."
NE OLMUŞTU?
İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, 9 Nisan'daki seçimden galip çıkıp yeniden başbakanlık koltuğuna oturması halinde işgal altındaki Batı Şeria'da yer alan yasa dışı Yahudi yerleşim birimlerini "İsrail'e ilhak" etmeyi planladığını söylemişti.
Netanyahu, İsrail'in Kanal 12 televizyonunda katıldığı programda, "Bağımsız bir Filistin devleti İsrail'in varlığı için bir tehdittir. Kudüs'ü bölmeyeceğim, Yahudi yerleşim birimlerini de boşaltmayacağım." ifadesini kullanmıştı.
Program sunucusunun işgal altındaki Doğu Kudüs ve Golan Tepeleri'nin "İsrail'e ilhakına" benzer şekilde "Neden Batı Şeria'daki yasa dışı Yahudi yerleşim birimlerini de İsrail'e ilhak etmediniz?" şeklindeki sorusuna Netanyahu, "Bir sonraki aşamaya geçip geçmeyeceğimizi soruyorsunuz. Evet bir sonraki aşamaya geçeceğiz ve oraları İsrail'e ilhak edeceğim." karşılığını vermişti.
İsrail'in 1967'de işgal ettiği Batı Şeria'da 250'ye yakın yasa dışı Yahudi yerleşim birimi bulunuyor ve buralarda 400 binden fazla Yahudi yerleşimci ikamet ediyor. Uluslararası hukuka göre, işgal altındaki topraklarda tüm Yahudi yerleşim birimleri yasa dışı kabul ediliyor.
